|
Uzayıp giden o tren yolları” keşke Bursa için söylenmiş olsaydı.
Ama Bursa için uzayıp giden; bu yönde yıllardır birbiriyle çelişen vaatlerden başka bir şey olmadı maalesef. Bu yüzden Bursa’nın demiryoluna kavuşması hep gerçekleşmeyen bir hayal olarak zihinlerde kaldı. Düşünebiliyor musunuz. Bir proje için iki kez fizibilite etüdü ve uygulama projesi yapıldığı nerede görülmüş? Hiçbir projenin başına gelmeyen bu uygulama Bursa demiryolu projesi için yapıldı. İlk fizibilite etüdü ve uygulama projesi zamanında inşaata başlanamaması ve güncelliğini yitirmesi sonucu Bursa demiryolu projesinin bu işleri ikinci kez ihaleye çıkarılmak zorunda kalındı. Dolayısıyla yıllar hep boşa geçti; bu süre içinde demiryolu yapımında mesafe alınamadı ve inşaatına bir kazma dahi vurulamadı. ÇELİŞKİLİ AÇIKLAMALAR!.. Bursa’nın demiryolu projesiyle ilgili gelinen son noktayı dün bu köşeden resmi belgelere dayanarak ortaya koymaya çalıştım. Bu çerçevede Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın 8 Mart’ta CHP Bursa Milletvekili Kemal Demirel’in yazılı soru önergesine verdiği sürpriz ifadelere dikkati çektim. O yanıtında Yıldırım şöyle diyordu: “Öte yandan Bakanlığımız DLH İnşaatı Genel Müdürlüğünce Bandırma-Bursa-Ayazma-Osmaneli; Ayazma-İnönü demiryolu hattının fizibilite etüdü ve uygulama projeleri revizyonu güncelleştirilmesi işinin ihalesi 31.08.2007 tarihinde yapılarak işe başlanılmış olup; Mart 2010 tarihinde tamamlanması planlanmaktadır. Bandırma-Bursa-Ayazma-Osmaneli; Ayazma-İnönü demiryolu hattının yapımına fizibilite etüdü ve uygulama projelerinin güncelleştirilmesinin tamamlanmasını müteakip, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığınca Yatırım Programına alınması haline başlanabilecektir.” Verilen bu yanıt kafaları karıştırdığı gibi, projenin geleceği ile beklentileri de adeta arapsaçına çevirdi. Çünkü yanıt çok açıktı ve Yıldırım Bursa demiryolu projesine “DPT’nin yatırım programına alması halinde başlanabileceğini” söylüyordu. Peki, DPT projeye onay vermez ve yatırım programına almazsa o zaman ne olacak? Demiryolu yapımına böyle bir durumda başlanamayacağına göre projenin akibeti de belirsizlik içine girmeyecek mi? Ve böyle bir olasılığa rağmen “demiryolu inşaatına bu yıl başlayacağız” denilebilir mi? BİLMECE GİBİ… Son sorunun yanıtını hemen vereyim. Denilebiliyor! Yıldırım’ın demiryolu projesine “DPT’nin yatırım programına alması halinde başlanabileceği” açıklamasına karşın, 21 Aralık’ta Meclis kürsüsünden yapılan “Bursa-Bilecik’e 2010’da başlıyoruz, tamam mı? Bak burada söylüyorum. 2010’da Bursa-Bilecik’in inşaatına başlıyoruz” şeklindeki konuşma yine kendisine ait. İlginç bir tesadüf. Dün Kent gazetesinde AK Parti İl Başkanı Nagip Vardar’ın bir müjdesi yer aldı. Vardar verdiği müjdede, geçen hafta Ankara’da Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’la görüştüklerini ve Bursalıların 50 yıldır beklediği demiryolu temelinin temmuz ayında atılacağı sözünü aldıklarını belirtiyordu. Yine dikkat çeken bir nokta. Vardar projeyi Eskişehir-Gemlik hızlı tren hattı şeklinde tanımlıyor ve hat uzunluğunu 90 kilometre olarak açıklıyordu. PROGRAMDAKİ PROJE… Bu açıklamaları Yıldırım’ın soru önergesine verdiği yanıtla bir karşılaştırın bakalım. Söylemlerle verilen yanıt örtüşüyor mu? Verilen yanıtta hiç Gemlik adı geçiyor mu? Bu noktada yine kafaları karıştıran bir hatırlatma yapayım. DPT’nin yatırım programına alması halinde başlanacağı açıklanan proje, Resmi Gazete’nin 14 Ocak 2010 tarihinde yayımlanan 2.mükerrer sayısındaki “2010 Yılı Yatırım Programı” nda yer alıyor! 2008F010070 proje numarasına sahip bu projenin adı programda “Bandırma-Bursa-Ayazma-Osmaneli”, karakteristiği “190 km.yüksek standartlı demiryolu yapımı”, proje tutarı “851 milyon 200 bin TL”, başlama-bitiş tarihi “2008-2013”, 2010 yatırımı “Bin TL”, proje sahibi de “TCDD GN.MD.” olarak gösteriliyor. Şimdi “bu da neyin nesi” diye sormak gerekmiyor mu? “PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIM…” Bu gelişmeler üzerine dün CHP Bursa Milletvekili Kemal Demirel’in görüşünü sordum. Demirel aynen şunları söyledi: “Bursa’nın demiryolu projesiyle ilgili bana verilen yanıtla yapılan açıklamalar çok farklı. Bana verilen yanıtta, projenin DPT tarafından yatırım programına alınması halinde yapımına başlanacağı açıklanırken, öte yandan proje inşaat temelinin temmuz ayında atılacağı söyleniyor. Üstelik böyle bir proje de 2010 Yılı Yatırım Programında yer alıyor. Bu nasıl izah edilebilir? Proje çelişkiler yumağına döndü. Bursa’yı bu çelişkiden kurtarmak için projenin aydınlığa çıkarılması lazım. Bu işin peşini bırakmayacağım. Önümüzdeki günlerde Meclis’te gündem dışı söz alarak Ulaştırma Bakanı Sayın Binali Yıldırım’dan demiryolu projesinin akıbetiyle ilgili açık ve net yanıt isteyeceğim” Bana göre Demirel haklı. Çünkü verilen resmi yanıtla, kamuoyuna yapılan açıklamalar tam bir çelişki içinde. Bir bilen varsa çizilen bu zikzakları açıklamalı ve bu çelişkiler yumağı çözülmeli. Çözülmeli ki, hangisi doğru bilelim. |
Yılmaz İŞEL
"Uzayıp giden o tren yolları” keşke Bursa için söylenmiş olsaydı.
Ama Bursa için uzayıp giden; bu yönde yıllardır birbiriyle çelişen vaatlerden başka bir şey olmadı maalesef.
Bu yüzden Bursa’nın demiryoluna kavuşması hep gerçekleşmeyen bir hayal olarak zihinlerde kaldı.
Düşünebiliyor musunuz.
Bir proje için iki kez fizibilite etüdü ve uygulama projesi yapıldığı nerede görülmüş?
Hiçbir projenin başına gelmeyen bu uygulama Bursa demiryolu projesi için yapıldı.
İlk fizibilite etüdü ve uygulama projesi zamanında inşaata başlanamaması ve güncelliğini yitirmesi sonucu Bursa demiryolu projesinin bu işleri ikinci kez ihaleye çıkarılmak zorunda kalındı.
Dolayısıyla yıllar hep boşa geçti; bu süre içinde demiryolu yapımında mesafe alınamadı ve inşaatına bir kazma dahi vurulamadı.
ÇELİŞKİLİ AÇIKLAMALAR!..
Bursa’nın demiryolu projesiyle ilgili gelinen son noktayı dün bu köşeden resmi belgelere dayanarak ortaya koymaya çalıştım.
Bu çerçevede Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın 8 Mart’ta CHP Bursa Milletvekili Kemal Demirel’in yazılı soru önergesine verdiği sürpriz ifadelere dikkati çektim.
O yanıtında Yıldırım şöyle diyordu:
“Öte yandan Bakanlığımız DLH İnşaatı Genel Müdürlüğünce Bandırma-Bursa-Ayazma-Osmaneli; Ayazma-İnönü demiryolu hattının fizibilite etüdü ve uygulama projeleri revizyonu güncelleştirilmesi işinin ihalesi 31.08.2007 tarihinde yapılarak işe başlanılmış olup; Mart 2010 tarihinde tamamlanması planlanmaktadır.
Bandırma-Bursa-Ayazma-Osmaneli; Ayazma-İnönü demiryolu hattının yapımına fizibilite etüdü ve uygulama projelerinin güncelleştirilmesinin tamamlanmasını müteakip, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığınca Yatırım Programına alınması haline başlanabilecektir.”
Verilen bu yanıt kafaları karıştırdığı gibi, projenin geleceği ile beklentileri de adeta arapsaçına çevirdi.
Çünkü yanıt çok açıktı ve Yıldırım Bursa demiryolu projesine “DPT’nin yatırım programına alması halinde başlanabileceğini” söylüyordu.
Peki, DPT projeye onay vermez ve yatırım programına almazsa o zaman ne olacak?
Demiryolu yapımına böyle bir durumda başlanamayacağına göre projenin akibeti de belirsizlik içine girmeyecek mi?
Ve böyle bir olasılığa rağmen “demiryolu inşaatına bu yıl başlayacağız” denilebilir mi?
BİLMECE GİBİ…
Son sorunun yanıtını hemen vereyim.
Denilebiliyor!
Yıldırım’ın demiryolu projesine “DPT’nin yatırım programına alması halinde başlanabileceği” açıklamasına karşın, 21 Aralık’ta Meclis kürsüsünden yapılan “Bursa-Bilecik’e 2010’da başlıyoruz, tamam mı? Bak burada söylüyorum. 2010’da Bursa-Bilecik’in inşaatına başlıyoruz” şeklindeki konuşma yine kendisine ait.
İlginç bir tesadüf.
Dün Kent gazetesinde AK Parti İl Başkanı Nagip Vardar’ın bir müjdesi yer aldı.
Vardar verdiği müjdede, geçen hafta Ankara’da Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’la görüştüklerini ve Bursalıların 50 yıldır beklediği demiryolu temelinin temmuz ayında atılacağı sözünü aldıklarını belirtiyordu.
Yine dikkat çeken bir nokta. Vardar projeyi Eskişehir-Gemlik hızlı tren hattı şeklinde tanımlıyor ve hat uzunluğunu 90 kilometre olarak açıklıyordu.
PROGRAMDAKİ PROJE…
Bu açıklamaları Yıldırım’ın soru önergesine verdiği yanıtla bir karşılaştırın bakalım.
Söylemlerle verilen yanıt örtüşüyor mu?
Verilen yanıtta hiç Gemlik adı geçiyor mu?
Bu noktada yine kafaları karıştıran bir hatırlatma yapayım.
DPT’nin yatırım programına alması halinde başlanacağı açıklanan proje, Resmi Gazete’nin 14 Ocak 2010 tarihinde yayımlanan 2.mükerrer sayısındaki “2010 Yılı Yatırım Programı” nda yer alıyor!
2008F010070 proje numarasına sahip bu projenin adı programda “Bandırma-Bursa-Ayazma-Osmaneli”, karakteristiği “190 km.yüksek standartlı demiryolu yapımı”, proje tutarı “851 milyon 200 bin TL”, başlama-bitiş tarihi “2008-2013”, 2010 yatırımı “Bin TL”, proje sahibi de “TCDD GN.MD.” olarak gösteriliyor.
Şimdi “bu da neyin nesi” diye sormak gerekmiyor mu?
“PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIM…”
Bu gelişmeler üzerine dün CHP Bursa Milletvekili Kemal Demirel’in görüşünü sordum.
Demirel aynen şunları söyledi:
“Bursa’nın demiryolu projesiyle ilgili bana verilen yanıtla yapılan açıklamalar çok farklı. Bana verilen yanıtta, projenin DPT tarafından yatırım programına alınması halinde yapımına başlanacağı açıklanırken, öte yandan proje inşaat temelinin temmuz ayında atılacağı söyleniyor. Üstelik böyle bir proje de 2010 Yılı Yatırım Programında yer alıyor. Bu nasıl izah edilebilir? Proje çelişkiler yumağına döndü. Bursa’yı bu çelişkiden kurtarmak için projenin aydınlığa çıkarılması lazım. Bu işin peşini bırakmayacağım. Önümüzdeki günlerde Meclis’te gündem dışı söz alarak Ulaştırma Bakanı Sayın Binali Yıldırım’dan demiryolu projesinin akıbetiyle ilgili açık ve net yanıt isteyeceğim”
Bana göre Demirel haklı.
Çünkü verilen resmi yanıtla, kamuoyuna yapılan açıklamalar tam bir çelişki içinde.
Bir bilen varsa çizilen bu zikzakları açıklamalı ve bu çelişkiler yumağı çözülmeli.
Çözülmeli ki, hangisi doğru bilelim.
Ama Bursa için uzayıp giden; bu yönde yıllardır birbiriyle çelişen vaatlerden başka bir şey olmadı maalesef.
Bu yüzden Bursa’nın demiryoluna kavuşması hep gerçekleşmeyen bir hayal olarak zihinlerde kaldı.
Düşünebiliyor musunuz.
Bir proje için iki kez fizibilite etüdü ve uygulama projesi yapıldığı nerede görülmüş?
Hiçbir projenin başına gelmeyen bu uygulama Bursa demiryolu projesi için yapıldı.
İlk fizibilite etüdü ve uygulama projesi zamanında inşaata başlanamaması ve güncelliğini yitirmesi sonucu Bursa demiryolu projesinin bu işleri ikinci kez ihaleye çıkarılmak zorunda kalındı.
Dolayısıyla yıllar hep boşa geçti; bu süre içinde demiryolu yapımında mesafe alınamadı ve inşaatına bir kazma dahi vurulamadı.
ÇELİŞKİLİ AÇIKLAMALAR!..
Bursa’nın demiryolu projesiyle ilgili gelinen son noktayı dün bu köşeden resmi belgelere dayanarak ortaya koymaya çalıştım.
Bu çerçevede Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın 8 Mart’ta CHP Bursa Milletvekili Kemal Demirel’in yazılı soru önergesine verdiği sürpriz ifadelere dikkati çektim.
O yanıtında Yıldırım şöyle diyordu:
“Öte yandan Bakanlığımız DLH İnşaatı Genel Müdürlüğünce Bandırma-Bursa-Ayazma-Osmaneli; Ayazma-İnönü demiryolu hattının fizibilite etüdü ve uygulama projeleri revizyonu güncelleştirilmesi işinin ihalesi 31.08.2007 tarihinde yapılarak işe başlanılmış olup; Mart 2010 tarihinde tamamlanması planlanmaktadır.
Bandırma-Bursa-Ayazma-Osmaneli; Ayazma-İnönü demiryolu hattının yapımına fizibilite etüdü ve uygulama projelerinin güncelleştirilmesinin tamamlanmasını müteakip, Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığınca Yatırım Programına alınması haline başlanabilecektir.”
Verilen bu yanıt kafaları karıştırdığı gibi, projenin geleceği ile beklentileri de adeta arapsaçına çevirdi.
Çünkü yanıt çok açıktı ve Yıldırım Bursa demiryolu projesine “DPT’nin yatırım programına alması halinde başlanabileceğini” söylüyordu.
Peki, DPT projeye onay vermez ve yatırım programına almazsa o zaman ne olacak?
Demiryolu yapımına böyle bir durumda başlanamayacağına göre projenin akibeti de belirsizlik içine girmeyecek mi?
Ve böyle bir olasılığa rağmen “demiryolu inşaatına bu yıl başlayacağız” denilebilir mi?
BİLMECE GİBİ…
Son sorunun yanıtını hemen vereyim.
Denilebiliyor!
Yıldırım’ın demiryolu projesine “DPT’nin yatırım programına alması halinde başlanabileceği” açıklamasına karşın, 21 Aralık’ta Meclis kürsüsünden yapılan “Bursa-Bilecik’e 2010’da başlıyoruz, tamam mı? Bak burada söylüyorum. 2010’da Bursa-Bilecik’in inşaatına başlıyoruz” şeklindeki konuşma yine kendisine ait.
İlginç bir tesadüf.
Dün Kent gazetesinde AK Parti İl Başkanı Nagip Vardar’ın bir müjdesi yer aldı.
Vardar verdiği müjdede, geçen hafta Ankara’da Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’la görüştüklerini ve Bursalıların 50 yıldır beklediği demiryolu temelinin temmuz ayında atılacağı sözünü aldıklarını belirtiyordu.
Yine dikkat çeken bir nokta. Vardar projeyi Eskişehir-Gemlik hızlı tren hattı şeklinde tanımlıyor ve hat uzunluğunu 90 kilometre olarak açıklıyordu.
PROGRAMDAKİ PROJE…
Bu açıklamaları Yıldırım’ın soru önergesine verdiği yanıtla bir karşılaştırın bakalım.
Söylemlerle verilen yanıt örtüşüyor mu?
Verilen yanıtta hiç Gemlik adı geçiyor mu?
Bu noktada yine kafaları karıştıran bir hatırlatma yapayım.
DPT’nin yatırım programına alması halinde başlanacağı açıklanan proje, Resmi Gazete’nin 14 Ocak 2010 tarihinde yayımlanan 2.mükerrer sayısındaki “2010 Yılı Yatırım Programı” nda yer alıyor!
2008F010070 proje numarasına sahip bu projenin adı programda “Bandırma-Bursa-Ayazma-Osmaneli”, karakteristiği “190 km.yüksek standartlı demiryolu yapımı”, proje tutarı “851 milyon 200 bin TL”, başlama-bitiş tarihi “2008-2013”, 2010 yatırımı “Bin TL”, proje sahibi de “TCDD GN.MD.” olarak gösteriliyor.
Şimdi “bu da neyin nesi” diye sormak gerekmiyor mu?
“PEŞİNİ BIRAKMAYACAĞIM…”
Bu gelişmeler üzerine dün CHP Bursa Milletvekili Kemal Demirel’in görüşünü sordum.
Demirel aynen şunları söyledi:
“Bursa’nın demiryolu projesiyle ilgili bana verilen yanıtla yapılan açıklamalar çok farklı. Bana verilen yanıtta, projenin DPT tarafından yatırım programına alınması halinde yapımına başlanacağı açıklanırken, öte yandan proje inşaat temelinin temmuz ayında atılacağı söyleniyor. Üstelik böyle bir proje de 2010 Yılı Yatırım Programında yer alıyor. Bu nasıl izah edilebilir? Proje çelişkiler yumağına döndü. Bursa’yı bu çelişkiden kurtarmak için projenin aydınlığa çıkarılması lazım. Bu işin peşini bırakmayacağım. Önümüzdeki günlerde Meclis’te gündem dışı söz alarak Ulaştırma Bakanı Sayın Binali Yıldırım’dan demiryolu projesinin akıbetiyle ilgili açık ve net yanıt isteyeceğim”
Bana göre Demirel haklı.
Çünkü verilen resmi yanıtla, kamuoyuna yapılan açıklamalar tam bir çelişki içinde.
Bir bilen varsa çizilen bu zikzakları açıklamalı ve bu çelişkiler yumağı çözülmeli.
Çözülmeli ki, hangisi doğru bilelim.